SINIF İÇİNDE
ÖĞRENME İSTASYONLARI NASIL YAPILIR?
İstasyon uygulamaları burada farklı bir yer ediniyor. İstasyon bir trenin,
otobüsün uğrayıp durduğu her nokta. Sınıf içinde öğrencinin varacağı
istasyonları oluşturmak tasarlamak öğretmenin işi. Zaten yapacağı başka hiçbir
iş olmayacak. İstasyonları mükemmel tasarladıysa sadece kenarda durup koçluk
yapacak ve ne anlatarak “öğretmen merkezli eğitim” yapacak, ne de öğrencileri
kısıtlayacak.
Peki bu nasıl bir çalışma? En yaygın kullanımı masaları birleştirerek
birkaç istasyon oluşturmak, her istasyona bir yönerge ve o yönergeyi yerine
getirebilmek için gerekli araç gereci yerleştirmek.
Örneğin konunuz küresel ısınmanın sera etkisi başlığı ise bir masada
jelatinle kapatılmış bir çukur tabak içinde derece, dışında başka bir derece
sizin ilk istasyonunuz olabilir. İlk masada öğrenciye verilen yönerge jelatinle
kaplı kaptaki termometrenin derecesinin daha yüksek olup olmadığını tahmin
etmek ve dışarıdaki termometre ile karşılaştırmak ve bu kabı güneşe götürseniz
jelatinli kaptaki termometre ile dışındaki termometrenin kaç derece fark
edeceği üzerine tartışmak bu fikirleri sizin masaya yerleştirdiğiniz proje
formuna yazmak olabilir.
Dersiniz matematikse ve yoğun bir müfredatı yetiştirme telaşı içindeyseniz
de durum değişmez. Masalara hesaplama metotlarını bulan kişilerin bulma
tekniklerini dayalı yönergeler bırakarak gruplar halinde araştırmalarını
sağlayabilirsiniz.
Küçük sınıflarda çalışıyorsanız daha basit ve keyifli uygulamalar
konabilir. Örneğin hangisi meyve hangisi sebze istasyonu. Öğrenci öğretmenin
çevresini kesip çıkardığı meyve ve sebze resimlerini iki kutuya atar birinde
sebzeler ötekinde meyveler ayrılır. Başka bir örnek yeşilleri boyama istasyonu,
kırmızıları boyama istasyonu olabilir. Bu etaplarda ise içi boş boyama
resimlerinin sadece belli renklerini boyamaları amaçlanır.
Okumayı öğrenen gruplar için küçük hikayeler ve az sayıda sayfa ile ikili
gruplarla birlikte okuma etkinliği düzenlenebilir.
İstasyon
uygulamalarında 5-7 kişiyi aşmayan ve rastgele seçilmiş öğrencilerin yer alması
hep önerilen bir şeydir. Gruptaki kişi sayısı tek olmalıdır. Çift sayılı
gruplarda karar çekişmeleri gerçekleşir eşit sayıda 3-3, 4-4 kişinin sahip
olduğu zıt fikirler oluşabilir. 5 veya 7 kişilik gruplar ise proje grupları
için gerekli dinamizmi oluşturacak ama birilerinin kenarda oturmasını
engelleyecek sayıdır.
Gruplara bir
başarılı, bir orta düzeyde ve bir de başarısı desteklenmesi gereken öğrenci
yerleştirme telaşına girilmemesi de önemli bir ayrıntıdır.
Yurt dışında
en çok; şu burçtan olanlar, göz rengi şu renk olanlar, ismi “e” ile bitenler
gibi rastgele seçime uygun kriterlerle gruplar belirlenir. Öğretmenlerin en
dikkat etmesi gereken ayrıntı bu. Bu uygulamada başarılı olmak istiyorlarsa
grupları oluşturan bireyler rastgele seçilmelidir.
İSTASYON UYGULAMASINDA YER DEĞİŞTİRME
Dinamik bir istasyon uygulaması için öğrenciler bir istasyondan diğerine
heyecanla gitmelidir. Bunun için dersiniz kaç dakika ise bundan yoklama ve
çalışmayı açıklama gibi rutinleri ve organizasyon süresini çıkararak ideal
sayıda istasyon kurmalısınız. Yani 40 dakikalık bir derste 10 istasyon
kurarsanız en fazla 3dk.lık parkurlar oluşturmanız gereklidir. Olamaz mı bu?
Elbette olur. Her masada tek bir soru olan istasyonlar bile kurulabilir. Bu tamamen
öğretmenin ve sınıfın uyumuna ve yaratıcılığına bağlıdır. Ancak ideal istasyon
sayısı çoğunlukla 4 ya da 5’tir.
Böylece istasyondan istasyona geçen birey ya da grup halindeki öğrenciler
keşfetmenin ve bedensel olarak hareket edebilmenin heyecanını yaşayacaktır.
Amerika okullarında birden fazla güne dağılmış istasyon uygulamaları da
yapılıyor. Buradaki avantaj sınıf düzeninin bozulmadan ertesi güne bırakılarak
sonraki istasyonlara geçmelerini sağlamak.
Yine yurtdışı uygulamalarda istasyon tekniği dendiğinde birden fazla
öğretmenin aynı anda girdiği sınıflar planlanarak başarı arttırılıyor. Her
öğretmen belli bir istasyonun hazırlanmasından ve bakımından koçluğundan
sorumlu oluyor.
FARKLI BİR İSTASYON UYGULAMASI
Bu uygulamada öğrencilerin kendileri istasyondur. Şöyle ki belli bir süre
verilerek bir şeyi hesaplamaları, araştırmaları, belli bir konuda yazmaları
çizmeleri istenir. Ancak verilen süre bu işin yapılmasına tam olarak
yetmemelidir. Bu enteresan tezat öğrencilerin ilk anda itirazlarına yol açabilir.
Ama hedef şudur: Verilen süre bitince öğrenciler ayağa kaldırılıp kendi
yerleri dışında gelişigüzel bir yere oturmaları istenir.
Bu etkinlik şaşırtıcı heyecan verici ve eğlencelidir. Bir başkasının henüz
bitmemiş kağıdını eline alıp, ona devam etmek, eğitim hayatları boyunca
kendilerine çoğunlukla yasaklanmış hatta sınavlarda tamamen iptal edilmiştir.
İstasyon uygulamasının bu örneğinde öğrenci bir başka insanın aynı soruna ne
kadar farklı cevap verdiğini görür.
Ancak asıl iş şimdi başlamaktadır. Ek bir süre verilir ve arkadaşının
yazısını, resmini, araştırmasını, deneyini kısaca ne yapıyorsa o çalışmayı
tamamlaması istenir.
Bu daha da kışkırtıcıdır. Burada öğretmen koçluk görevi üstlenir ve o
çalışmayı başlatan kişinin sonradan gelen arkadaşına müdahale etmememesi onu
özgür bırakmasının gereğini anlatır.
Ek süre bitince yine öğrenciler ayağa kalkıp kendi yerlerine döner ve
eklenen öğelere bakıp eksiklerini yeni bir bakış açısını kavrarlar.
İSTASYON UYGULAMALARININ YARARLARI NELERDİR?
İstasyon uygulamaları öğretmeni her şeyin merkezinden çıkarıp öğrenciyi
merkeze koyar. Öğrenci merkezli eğitimde öğretmenin saatlerce tahtada anlatması
pek sevilen bir şey değildir. Yeri geldiğinde elbette anlatacaktır ve bu çok
normaldir. Ama gerçekte sadece yaptığımız yaşadığımız şeyleri ömür boyu
yaşantımızda hatırladığımız uyguladığımız düşünülürse istasyon uygulamalarının
ne denli önemli bir eğitim tekniği olduğu görülecektir.
Öğrenciler daha küçük gruplara ayrıldıkları için özelleştirilmiş bir alanda
konuyu daha iyi öğrenecektir.
Öğretmen enerjisini anlatmak yerine etapları planlamak ve kurmak için
kullanacak ve ders sırasında pasif konuma geçtiğinden tüm dikkatini desteğe
ihtiyacı olan öğrencilere ve ileri seviyedeki öğrencilere verebilecektir.
Öğrenciler
için keşif ve merak duygusunu açığa çıkaran fiziksek hareketi destekleyen
uygulamalardır.
Kazanım
Toplumun temel ihtiyaçlarıyla bu ihtiyaçlara hizmet eden
kururmları ilişkilendirir.
Derse girişte kazanım hakkında bilgi verdim.
‘’Toplumun temel ihtiyaçlarını karşılamak için kurulan resmi
kurumlar;
Eğitim kurumu
Sağlık kurumu
Adalet kurumu
Güvenlik kurumu
Sosyal Güvenlik kurumu
Yerleşme ve Konut Edindirme kurumu
Çevre ile ilgili kurumlar
Bizde bugün istasyon tekniğiyle çevre ile ilgili kurumların
içerisinde bulunan Çevre ve Orman Bakanlığını ele alıcaz.Öncelikle size Çevre
ve Orman Bakanlığı hakkında biraz bilgi vereceğim.
Ülkemizde çevre sorunlarının ortaya çıkmasını önlemek
amacıyla devlet tarafından Çevre ve Orman Bakanlığı kurulmuştur.Yaşadığımız
çevrenin düzeni,temizliği,ağaçlandırılması gibi çalışmalar bu bakanlığın
sorumluluğundadır.Çevre sorunları bu bakanlığa bağlı birimler tarafından
çözülmeye çalışılır.’’
Bu şekilde açıklama yaptıktan sonra 4 istasyon oluşturdum.Bu
istasyonları 3 kişilik gruplar şeklinde yaptım.İstasyonlar şiir,slogan,amblem
ve hikaye den oluşuyordu.Her gruptan bir kişiyi sözcü seçtim ve istasyonlara 2
şer dakika süre verdim süre sonunda herkes yer değiştirdi ve her grup bütün
istasyonlara uğradıktan sonra yani 8 dakika sonra herkes kendi yerine
dönmüştü.Başta seçtiğim sözcüler tahtaya çıkıp şiir,slogan,amblem ve hikayeyi
sundular dersi tamamladım.
Bu kazanımı seçmemde ki amaç istasyon tekniğine uygun bulmam
ve kazanımın öneminden dolayıydı.

