3 Mayıs 2017 Çarşamba

İSTASYON TEKNİĞİ DERS ANLATIMI



SINIF İÇİNDE ÖĞRENME İSTASYONLARI NASIL YAPILIR?

İstasyon uygulamaları burada farklı bir yer ediniyor. İstasyon bir trenin, otobüsün uğrayıp durduğu her nokta. Sınıf içinde öğrencinin varacağı istasyonları oluşturmak tasarlamak öğretmenin işi. Zaten yapacağı başka hiçbir iş olmayacak. İstasyonları mükemmel tasarladıysa sadece kenarda durup koçluk yapacak ve ne anlatarak “öğretmen merkezli eğitim” yapacak, ne de öğrencileri kısıtlayacak.

Peki bu nasıl bir çalışma? En yaygın kullanımı masaları birleştirerek birkaç istasyon oluşturmak, her istasyona bir yönerge ve o yönergeyi yerine getirebilmek için gerekli araç gereci yerleştirmek.

Örneğin konunuz küresel ısınmanın sera etkisi başlığı ise bir masada jelatinle kapatılmış bir çukur tabak içinde derece, dışında başka bir derece sizin ilk istasyonunuz olabilir. İlk masada öğrenciye verilen yönerge jelatinle kaplı kaptaki termometrenin derecesinin daha yüksek olup olmadığını tahmin etmek ve dışarıdaki termometre ile karşılaştırmak ve bu kabı güneşe götürseniz jelatinli kaptaki termometre ile dışındaki termometrenin kaç derece fark edeceği üzerine tartışmak bu fikirleri sizin masaya yerleştirdiğiniz proje formuna yazmak olabilir.

Dersiniz matematikse ve yoğun bir müfredatı yetiştirme telaşı içindeyseniz de durum değişmez. Masalara hesaplama metotlarını bulan kişilerin bulma tekniklerini dayalı yönergeler bırakarak gruplar halinde araştırmalarını sağlayabilirsiniz.

Küçük sınıflarda çalışıyorsanız daha basit ve keyifli uygulamalar konabilir. Örneğin hangisi meyve hangisi sebze istasyonu. Öğrenci öğretmenin çevresini kesip çıkardığı meyve ve sebze resimlerini iki kutuya atar birinde sebzeler ötekinde meyveler ayrılır. Başka bir örnek yeşilleri boyama istasyonu, kırmızıları boyama istasyonu olabilir. Bu etaplarda ise içi boş boyama resimlerinin sadece belli renklerini boyamaları amaçlanır.

Okumayı öğrenen gruplar için küçük hikayeler ve az sayıda sayfa ile ikili gruplarla birlikte okuma etkinliği düzenlenebilir.

İstasyon uygulamalarında 5-7 kişiyi aşmayan ve rastgele seçilmiş öğrencilerin yer alması hep önerilen bir şeydir. Gruptaki kişi sayısı tek olmalıdır. Çift sayılı gruplarda karar çekişmeleri gerçekleşir eşit sayıda 3-3, 4-4 kişinin sahip olduğu zıt fikirler oluşabilir. 5 veya 7 kişilik gruplar ise proje grupları için gerekli dinamizmi oluşturacak ama birilerinin kenarda oturmasını engelleyecek sayıdır.

Gruplara bir başarılı, bir orta düzeyde ve bir de başarısı desteklenmesi gereken öğrenci yerleştirme telaşına girilmemesi de önemli bir ayrıntıdır.

Yurt dışında en çok; şu burçtan olanlar, göz rengi şu renk olanlar, ismi “e” ile bitenler gibi rastgele seçime uygun kriterlerle gruplar belirlenir. Öğretmenlerin en dikkat etmesi gereken ayrıntı bu. Bu uygulamada başarılı olmak istiyorlarsa grupları oluşturan bireyler rastgele seçilmelidir.

İSTASYON UYGULAMASINDA YER DEĞİŞTİRME

Dinamik bir istasyon uygulaması için öğrenciler bir istasyondan diğerine heyecanla gitmelidir. Bunun için dersiniz kaç dakika ise bundan yoklama ve çalışmayı açıklama gibi rutinleri ve organizasyon süresini çıkararak ideal sayıda istasyon kurmalısınız. Yani 40 dakikalık bir derste 10 istasyon kurarsanız en fazla 3dk.lık parkurlar oluşturmanız gereklidir. Olamaz mı bu? Elbette olur. Her masada tek bir soru olan istasyonlar bile kurulabilir. Bu tamamen öğretmenin ve sınıfın uyumuna ve yaratıcılığına bağlıdır. Ancak ideal istasyon sayısı çoğunlukla 4 ya da 5’tir.

Böylece istasyondan istasyona geçen birey ya da grup halindeki öğrenciler keşfetmenin ve bedensel olarak hareket edebilmenin heyecanını yaşayacaktır. Amerika okullarında birden fazla güne dağılmış istasyon uygulamaları da yapılıyor. Buradaki avantaj sınıf düzeninin bozulmadan ertesi güne bırakılarak sonraki istasyonlara geçmelerini sağlamak.

Yine yurtdışı uygulamalarda istasyon tekniği dendiğinde birden fazla öğretmenin aynı anda girdiği sınıflar planlanarak başarı arttırılıyor. Her öğretmen belli bir istasyonun hazırlanmasından ve bakımından koçluğundan sorumlu oluyor.

FARKLI BİR İSTASYON UYGULAMASI

Bu uygulamada öğrencilerin kendileri istasyondur. Şöyle ki belli bir süre verilerek bir şeyi hesaplamaları, araştırmaları, belli bir konuda yazmaları çizmeleri istenir. Ancak verilen süre bu işin yapılmasına tam olarak yetmemelidir. Bu enteresan tezat öğrencilerin ilk anda itirazlarına yol açabilir. Ama hedef şudur:  Verilen süre bitince öğrenciler ayağa kaldırılıp kendi yerleri dışında gelişigüzel bir yere oturmaları istenir.

Bu etkinlik şaşırtıcı heyecan verici ve eğlencelidir. Bir başkasının henüz bitmemiş kağıdını eline alıp, ona devam etmek, eğitim hayatları boyunca kendilerine çoğunlukla yasaklanmış hatta sınavlarda tamamen iptal edilmiştir. İstasyon uygulamasının bu örneğinde öğrenci bir başka insanın aynı soruna ne kadar farklı cevap verdiğini görür.

Ancak asıl iş şimdi başlamaktadır. Ek bir süre verilir ve arkadaşının yazısını, resmini, araştırmasını, deneyini kısaca ne yapıyorsa o çalışmayı tamamlaması istenir.

Bu daha da kışkırtıcıdır. Burada öğretmen koçluk görevi üstlenir ve o çalışmayı başlatan kişinin sonradan gelen arkadaşına müdahale etmememesi onu özgür bırakmasının gereğini anlatır.

Ek süre bitince yine öğrenciler ayağa kalkıp kendi yerlerine döner ve eklenen öğelere bakıp eksiklerini yeni bir bakış açısını kavrarlar.

İSTASYON UYGULAMALARININ YARARLARI NELERDİR?

İstasyon uygulamaları öğretmeni her şeyin merkezinden çıkarıp öğrenciyi merkeze koyar. Öğrenci merkezli eğitimde öğretmenin saatlerce tahtada anlatması pek sevilen bir şey değildir. Yeri geldiğinde elbette anlatacaktır ve bu çok normaldir. Ama gerçekte sadece yaptığımız yaşadığımız şeyleri ömür boyu yaşantımızda hatırladığımız uyguladığımız düşünülürse istasyon uygulamalarının ne denli önemli bir eğitim tekniği olduğu görülecektir.

Öğrenciler daha küçük gruplara ayrıldıkları için özelleştirilmiş bir alanda konuyu daha iyi öğrenecektir.

Öğretmen enerjisini anlatmak yerine etapları planlamak ve kurmak için kullanacak ve ders sırasında pasif konuma geçtiğinden tüm dikkatini desteğe ihtiyacı olan öğrencilere ve ileri seviyedeki öğrencilere verebilecektir.

Öğrenciler için keşif ve merak duygusunu açığa çıkaran fiziksek hareketi destekleyen uygulamalardır.

Kazanım

Toplumun temel ihtiyaçlarıyla bu ihtiyaçlara hizmet eden kururmları ilişkilendirir.

Derse girişte kazanım hakkında bilgi verdim.

‘’Toplumun temel ihtiyaçlarını karşılamak için kurulan resmi kurumlar;

Eğitim kurumu

Sağlık kurumu

Adalet kurumu

Güvenlik kurumu

Sosyal Güvenlik kurumu

Yerleşme ve Konut Edindirme kurumu

Çevre ile ilgili kurumlar



Bizde bugün istasyon tekniğiyle çevre ile ilgili kurumların içerisinde bulunan Çevre ve Orman Bakanlığını ele alıcaz.Öncelikle size Çevre ve Orman Bakanlığı hakkında biraz bilgi vereceğim.

Ülkemizde çevre sorunlarının ortaya çıkmasını önlemek amacıyla devlet tarafından Çevre ve Orman Bakanlığı kurulmuştur.Yaşadığımız çevrenin düzeni,temizliği,ağaçlandırılması gibi çalışmalar bu bakanlığın sorumluluğundadır.Çevre sorunları bu bakanlığa bağlı birimler tarafından çözülmeye çalışılır.’’

Bu şekilde açıklama yaptıktan sonra 4 istasyon oluşturdum.Bu istasyonları 3 kişilik gruplar şeklinde yaptım.İstasyonlar şiir,slogan,amblem ve hikaye den oluşuyordu.Her gruptan bir kişiyi sözcü seçtim ve istasyonlara 2 şer dakika süre verdim süre sonunda herkes yer değiştirdi ve her grup bütün istasyonlara uğradıktan sonra yani 8 dakika sonra herkes kendi yerine dönmüştü.Başta seçtiğim sözcüler tahtaya çıkıp şiir,slogan,amblem ve hikayeyi sundular dersi tamamladım.

Bu kazanımı seçmemde ki amaç istasyon tekniğine uygun bulmam ve kazanımın öneminden dolayıydı.
 
 

14 Mart 2017 Salı

Öğretim Yöntemleriyle İlgili Makale Yorumu

Yeni eğitim anlayışında, öğretmenin rolünde meydana gelen değişme, öğretmenlerin yeni bir formasyonla donatılmasını gerekli kılmaktadır. Artık, geleneksel öğretim yöntem ve teknolojilerini bilmek yeterli değildir. Bunlara ek olarak, yeni öğretim akım ve kuramlarını öğrenmek, yeni bilgi teknolojilerini kullanılabilir hale getirebilmek gerekmektedir.Eğitim-öğretim süreci içinde istenilen sonuca ulaşabilmek için çeşitli öğretim
yöntem ve teknikleri kullanılmaktadır. 2004-2005 yılında eğitimde gerçekleştirilen köklü değişikliklerle yapılandırmacı yaklaşıma yer verilmiştir. Yapılandırmacı yaklaşımda bilgi aktif bir sınıf ortamında öğrenilir. Öğrenciler işbirlikli çalışırlar ve dayanışmanın olduğu bir öğrenme
ortamında bulunurlar. Öğretim yöntemlerinden öğrencilerin aktif olarak derse katılımlarını sağlayan, derse ilgilerini artıran öğrenme ortamını
zevkli ve eğlenceli hâle getiren drama yöntemi sosyal bilgiler dersi için oldukça etkili ve önemlidir.Sosyal Bilgiler programının vizyonu, 21 . yüzyılın çağdaş, Atatürk ilke ve inkılâplarını benimsemiş, Türk tarihini ve kültürünü kavramış, temel demokratik değerlerle donanmış ve insan
haklarına saygılı, yaşadığı çevreye duyarlı, bilgiyi deneyimlerine göre yorumlayıp, sosyal ve kültürel bağlamda kullanan ve düzenleyen, eleştirel düşünen, doğru karar veren, yapıcı, sosyal katılım becerileri gelişmiş, sosyal bilimcilerin sosyal bilgiyi üretirken kullandıkları yöntemleri
kazanmış, sosyal yaşamda etkin, üretken, haklarını ve sorumluluklarını bilen, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları yetiştirmektir .Bu sebeple Sosyal Bilgiler dersi, bireyin içinde yaşadığı topluma uyum sağlamasında, topluma faydalı olmasında ve bireyin kişiliğinin gelişiminde önemli katkılar sunmaktadır.
Eğitimde dramanın bir yöntem olarak kullanılması çağdaş insanın toplumsal ilişkilerini düzenlemesine, kendisini tanımasına, üretmesine ve varlığını sergilemesine olanak sağlamaktadır.Eğitim ve öğretimde dramanın işlevi oldukça önemlidir. Drama, oyun anlamında kullanılmakta olsa da eğitimde bir öğretim yöntemi olarak uygulanmasının amacı duyuşsal, bilişsel ve davranışsal yetileri geliştirmektir.Çocuklar aktif olarak derse katıldığı zaman yaşadığı dünyayı, çevresini gözlemleme, araştırma ve keşfetme başarısını gösterecektir. Çocuğun öğrendiği bilgileri davranışlarına yansıtmasında aktif öğrenme yöntemlerinden drama yönteminin önemi büyüktür. Drama yöntemi
soyut kavramların ağırlıkta olduğu Sosyal Bilgilerinin tüm konularında başarıyı arttırmada önemli bir etkinlik olarak uygulanabilir. Sosyal hayatta karşılaşılan olayların istenildiği anda tekrar canlandırılmasına olanak sağlayan drama yöntemi ile öğrenciler ulaşamayacakları ya da göremeyecekleri olayları bizzat yaşayarak öğrenmiş olurlar.

Drama yönteminin öğrenmedeki faydaları şu şekilde
sıralanabilir:
Ø Empati yeteneği geliştirir.
Ø Kişinin özgüvenini artırır.
Ø Sorumluluk duygusu kazandırır.
Ø Öğrenilenlerin kalıcı olmasını sağlar.
Ø Anlama yeteneğini ve yaratıcılığı artırır.
Ø Kendini ifade edebilmesine olanak sağlar.
Ø Öğrencilerin sanatsal becerilerini geliştirir.
Ø İletişimin daha sağlıklı kurulmasına yardımcı olur.
Ø Öğretmene, öğrencilerini çeşitli yönlerden tanıma fırsatı verir.
Ø Duyguların farkına varılması ve ifade edilmesine yardımcı olur.
Ø Anlamayı, acıma duygusunu, farkındalığı ve başkalarına saygıyı artırır.
Ø Öğrencilere sadece durumu “kavrama” yerine “hissetme” imkânı da sağlar.
Ø İşbirlikli çalışma sağlayan aktivitelere katılmada katılımcılara bir fırsat sağlar.
Ø Bireyin yaşamı çok yönlü algılamasını ve ne istediğini bilerek davranmasını sağlar.
Ø Sosyal farkındalığın artmasına ve problem çözme yeteneğinin gelişmesine yardımcı olur.
Ø Çeşitli karakterleri ve davranışları tekrar oynamak yoluyla değerleri ve duyguların
keşfedilmesine yardımcı bir araçtır.
Ø Öğrenciler duygu ve düşüncelerini açıklama imkânına sahip olurlar. Utangaç ve içe dönük öğrencilerin bile kendilerini ifade etmelerine olanak sağlar.

Sosyal Bilgiler Dersinde Drama Yönteminin Kullanılmasının Önemi

Soyut kavramların yoğunlukta olduğu Sosyal Bilgiler dersinin tüm konularında drama yönteminin kullanılması başarıyı arttırmada önemli bir etkiye sahiptir. Sosyal hayatta karşılaşılan durumları drama ile istenilen anda yeniden canlandırmak mümkündür. Bununla birlikte, çocukların erişemeyecekleri durumları yaşama ve öğrenme imkânının yanında öğrencilerde bulunan düşünme,yorumlama, algılama, dinleme ve konuşma yeteneklerinin de etkili bir şekilde gelişmesi açısından onlara olumlu faydalar sağlar.Morris ve Welch (2004), öğrencilerin drama yöntemini, sosyal bilgiler konularını öğrenme
ve düşünme becerilerini geliştirmede çok faydalı bulduklarını belirtmektedir. Öğrenciler eski dünya tarihi ile ilgili konuyu çalışır, okur ve senaryoyu canlandırırlar. Hikâye gözler önüne serildikçe,öğrenciler eski zaman ve yerlerde yaşananları sınıfa taşımış olurlar. Öğrenciler geçmişte yaşanan
olayları, yerleri ve insanlar hakkındaki bilgileri öğrenmek için yapılandırılmış dramayı kullanırlar.Bu tarihi olaylarda geçen karakterlerin yerlerine kendilerini koyarlar. Tabiî ki bu sayede öğrenciler gelecekteki yaşamları ve yaşayacakları olayları tahmin etme becerilerini de geliştirirler.
2006-2007 eğitim-öğretim yılından itibaren eğitim fakültelerinde uygulanan programlar değiştirilmiştir. Programın değiştirilme nedeni eğitim fakültelerinde uygulanan öğretmen yetiştirme programlarının; çağımızın gerektirdiği bilgi ve becerilere sahip öğretmenler yetiştirmedekiyeterliliklerini artırmak, 2003-2004 eğitim-öğretim yılından itibaren uygulanmak üzere, Milli
Eğitim Bakanlığı tarafından,ilköğretim programlarında yapılan değişikliklerle paralellik sağlanmasıdır. Drama etkinliklerinin sınıfta bir öğretim yöntemi olarak ve bireysel gelişime yardımcı olmak amacıyla kullanımı için sosyal bilgiler öğretmen adayları belli teorik ve uygulama becerilerine ihtiyaç duymaktadırlar. Bu nedenle yeni Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Lisans programında 4. sınıfta drama dersi zorunlu ders olarak yer almaktadır
Dersin kapsamı YÖK planına göre; eğitsel drama teriminin tanımı ve anlamı, benzer terimlerden (Psikodrama, Yaratıcı drama, Drama-Oyun, Drama) farkı, çocuklarla drama uygulamalarının tarihçesi, eğitsel dramanın yapısı ve uygulanma aşamaları, eğitici dramanın yaş grupları ve uygulama alanlarına göre sınıflandırılması, eğitsel drama ortamı ve öğretmen nitelikleri, eğitsel drama da özel teknikler, eğitsel dramanın değerlendirilmesi, uygulandığı alanın eğitim amaçlarına uygun eğitici drama örnekleri ve yeni örneklerin geliştirilmesi şeklinde belirlenmiştir.Ders etkinlikleri, bir dönem boyunca belirlenen kapsam doğrultusunda, teorik bilgilerden oluşan iki ders saati ve drama uygulamalarından oluşan iki ders saati olmak üzere haftada dört saat olarak planlanmıştır. Yükseköğrenimde gerçekleştirilen son düzenlemelerin ardından ise sosyal bilgiler öğretmeni adayları 4. sınıf (VIII. yarıyılda) “Drama” dersi almaktadırlar.Yapılan bu düzenleme ile sosyal bilgiler öğretmen adaylarına drama eğitiminin verilmesinin nedeni,sosyal bilgiler öğretiminde dramanın etkili bir yöntem oluşu ve bu öğretmen adaylarının dramayı tanıyarak mesleki yaşamlarında kullanabilmeleri için gerekli şartların
oluşturulması gerekliliğidir.

KAYNAKÇA


SOSYAL BİLGİLER DERSİNDE DRAMA YÖNTEMİNİN ÖNEMİ
VE UYGULAMA ÖRNEKLERİ
---Tekin ÇELİKKAYA

2 Mart 2017 Perşembe

SOSYAL BİLGİLERİN İLKOKULLARDA ÖĞRETİMİNİN ÖNEMİ

Sosyal Bilgiler,

Bireyin toplumsal varoluşunu gerçekleştirmesine yardımcı olması amacıyla;tarih,coğrafya,ekonomi,sosyoloji,antropoloji psikoloji,felsefe,siyaset bilimi ve hukuk gibi sosyal bilimleri ve vatandaşlık bilgisi konularını yansıtan;öğrenme alanlarının bir ünite ya da tema altında birleştirilmesini içeren,insanın sosyal ve fiziki çevresiyle etkileşiminin geçmiş,bugün ve gelecek bağlamında incelendiği;toplu öğretim anlayışından hareketle oluşturulmuş bir ilköğretim dersidir.


SOSYAL BİLGİLERİN İLKOKULLARDA ÖĞRETİLMESİ NEDEN ÖNEMLİDİR ?
    
               Eğitim kurumlarının en önemli amaçlarından biri, öğrencilerini, her şeyden önce,yaşadığı topluma yararlı, iyi, sorumlu birer vatandaş olarak yetiştirmektir. Öğrencileri bu amaca ulaştırmada, onlara ilk temel bilgileri kazandırmak için, ilköğretim okulları programına öncelikle (birinci, ikinci, üçüncü sınıflara) Hayat Bilgisi; ardından da (dördüncü, beşinci, altıncı ve yedinci sınıflara) Sosyal Bilgiler dersleri konmuştur.

              Bu dersler aracılığıyla, öğrencilere, Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı; laik, demokratik, çağdaş değerleri benimseyen ve koruyan bireyler olarak yetişmeleri için ilk temel bilgiler verilir. Onlara Atatürk'ün "ulusal kültürümüzü çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkarma" idealini gerçekleştirme bilinci kazandırılır. Bunun için de;programdaki konular Tarih, Coğrafya, Ekonomi, Psikoloji, Sosyoloji, Antropoloji,Hukuk, Eğitim gibi çeşitli sosyal bilim alanlarıyla ilişkili olarak, çok yönlü bir bütün içinde ele alınır ve işlenir.
      İlköğretimdeki Sosyal Bilgiler Programı, öğrencilere yakın ve uzak çevrelerini tanıtıp onları bir yandan toplumsallaştırırken, bir yandan da yukarıda sözü edilen değerleri onlara en iyi biçimde kazandırmaya çalışacaktır. Milli Eğitim Bakanlığı'nca hazırlanıp geliştirilen Sosyal Bilgiler dersine ilişkin program konusunda, bu ünitede ayrıntılı bilgilere yer verilmiştir.İlköğretimdeki, "Sosyal Bilgiler" dersinin öğretiminde en önemli amaç, öğrenciye"toplumsal kişilik" kazandırmaktır. Toplumsal kişiliğin de en önemli özelliği "iyi bir yurttaş" olmaktır. Burada, iyi bir yurttaş olmaktan amaç, kişinin görev ve sorumluluklarını bilmesi, çevresine ve çevresindeki olaylara karşı bilinçli olmasıdır. Sosyal Bilgiler dersi, bireyin gerek kendisine, gerekse ailesine, çevresindeki diğer insanlara, yasalara ve devlete karşı görev ve sorumluluklarının neler olduğunu ve özellikle toplumsal çevresine etkili bir biçimde nasıl uyum yapılacağını öğretir.

Çocuğun elde edeceği kazanç bakımından Sosyal Bilgiler öğretiminin amaçlarını
(kapsamlı olmakla birlikte) her biri davranışa dönüştürülecek biçimde, dört ana kümede belirleyebiliriz:

1. Sosyal Bilgiler derslerinde çocuğun eleştirici, yapıcı ve yaratıcı düşünme ve
yetenekleri gelişir; sorun çözme ile ilgili becerileri kazanması sağlanır;
2. Sosyal Bilgiler öğretimiyle çocuk bireylerarası ilişkilerini geliştirir; işbirliği
yapmasını öğrenir; sorumluluk bilinci kazanarak yetişir;
3. Sosyal Bilgiler derslerinde çocuk temel yurttaşlık hak ve sorumluluklarını
kavrar; anayasa ve yasalar karşısında görev ve sorumluluklarını bilir;
4. Sosyal Bilgiler öğretimiyle çocuk ekonomik olma konusunda görüş kazanır;
gereksinimlerini iyi belirleme ve doğru tercihler yapma alışkanlığını elde eder.


Sosyal Bilgiler Dersi Neden Önemlidir?


1.Her öğrencinin birey olarak özgüveninin artmasına katkı sağlar.
2.Geçmişini bilen ve bu sayede geleceğe emin adımlarla ilerleyen bireylerin yetişmesini sağlar.
3.Öğrencilerin gelecekteki yaşamlarına ışık tutarak, bireylerden beklenen niteliklerin geliştirilmesine olanak sağlar.
4.Bilgi, kavram, değer ve becerilerin gelişmesini sağlayarak, niteliklerin bireylerin yetişmesine ortamlar hazırlar.
5.Öğrencileri düşünmeye, soru sormaya ve görüş alışverişi yapmaya özendirir. Araştırma içgüdüsünü tetikleyerek monoton bireylerin yetişmesini engeller.
6.Öğrencilerin fiziksel ve duygusal açıdan sağlıklı ve mutlu bireyler olarak yetişmesini amaç edinerek toplumsal düzenin sağlanmasına son derece büyük katkıda bulunur.
7. Millî kimliği merkeze alarak, evrensel değerlerin benimsenmesine önem verir. Bu sayede kişilikli ve nitelikli bireyler yetişir.
8.Öğrencilerin kendi örf ve âdetleri çerçevesinde ruhsal, ahlâkî, sosyal ve kültürel yönlerden gelişmesini hedefler. Bu sayede de bireylerin toplumsal kimliklerini kuvvetlendirir.
9.Öğrencilerin haklarını bilen ve kullanan, sorumluluklarını yerine getiren bireyler olarak yetişmesini sağlayarak, neyin doğru? Neyin yanlış olduğunun anlaşılmasını sağlar.
10. Öğrencilerin toplumsal sorunlara karşı duyarlı olmasını sağlar.
11.Öğrencilerin öğrenme sürecinde deneyimlerini kullanmasına ve çevreyle etkileşim kurmasına olanak sağlar. Anlamlı öğrenmeye kapı aralar.
Yukarıdakiler gibi daha birçok madde sıralamak mümkün. Sıralanan maddelerin ışığında ise sosyal bilgiler dersi, demokratik değerleri benimsemiş vatandaşlar olarak öğrencilerin içinde yaşadığı topluma uyum sağlamalarını ve öğrencilere bu bilgi birikimini yaşama geçirilebilecek donanımlar kazandırmayı amaçlayarak sosyal bilgiler dersinin önemine vurgu yapmaktadır.

Kaynakça
1)

2)
17-18-19 syf

3)
Sosyal Bilgiler Öğretimi Doç.Dr.Cengiz Dönmez Doç.Dr. Kubilay Yazıcı
4.syf