3 Mayıs 2017 Çarşamba

İSTASYON TEKNİĞİ DERS ANLATIMI



SINIF İÇİNDE ÖĞRENME İSTASYONLARI NASIL YAPILIR?

İstasyon uygulamaları burada farklı bir yer ediniyor. İstasyon bir trenin, otobüsün uğrayıp durduğu her nokta. Sınıf içinde öğrencinin varacağı istasyonları oluşturmak tasarlamak öğretmenin işi. Zaten yapacağı başka hiçbir iş olmayacak. İstasyonları mükemmel tasarladıysa sadece kenarda durup koçluk yapacak ve ne anlatarak “öğretmen merkezli eğitim” yapacak, ne de öğrencileri kısıtlayacak.

Peki bu nasıl bir çalışma? En yaygın kullanımı masaları birleştirerek birkaç istasyon oluşturmak, her istasyona bir yönerge ve o yönergeyi yerine getirebilmek için gerekli araç gereci yerleştirmek.

Örneğin konunuz küresel ısınmanın sera etkisi başlığı ise bir masada jelatinle kapatılmış bir çukur tabak içinde derece, dışında başka bir derece sizin ilk istasyonunuz olabilir. İlk masada öğrenciye verilen yönerge jelatinle kaplı kaptaki termometrenin derecesinin daha yüksek olup olmadığını tahmin etmek ve dışarıdaki termometre ile karşılaştırmak ve bu kabı güneşe götürseniz jelatinli kaptaki termometre ile dışındaki termometrenin kaç derece fark edeceği üzerine tartışmak bu fikirleri sizin masaya yerleştirdiğiniz proje formuna yazmak olabilir.

Dersiniz matematikse ve yoğun bir müfredatı yetiştirme telaşı içindeyseniz de durum değişmez. Masalara hesaplama metotlarını bulan kişilerin bulma tekniklerini dayalı yönergeler bırakarak gruplar halinde araştırmalarını sağlayabilirsiniz.

Küçük sınıflarda çalışıyorsanız daha basit ve keyifli uygulamalar konabilir. Örneğin hangisi meyve hangisi sebze istasyonu. Öğrenci öğretmenin çevresini kesip çıkardığı meyve ve sebze resimlerini iki kutuya atar birinde sebzeler ötekinde meyveler ayrılır. Başka bir örnek yeşilleri boyama istasyonu, kırmızıları boyama istasyonu olabilir. Bu etaplarda ise içi boş boyama resimlerinin sadece belli renklerini boyamaları amaçlanır.

Okumayı öğrenen gruplar için küçük hikayeler ve az sayıda sayfa ile ikili gruplarla birlikte okuma etkinliği düzenlenebilir.

İstasyon uygulamalarında 5-7 kişiyi aşmayan ve rastgele seçilmiş öğrencilerin yer alması hep önerilen bir şeydir. Gruptaki kişi sayısı tek olmalıdır. Çift sayılı gruplarda karar çekişmeleri gerçekleşir eşit sayıda 3-3, 4-4 kişinin sahip olduğu zıt fikirler oluşabilir. 5 veya 7 kişilik gruplar ise proje grupları için gerekli dinamizmi oluşturacak ama birilerinin kenarda oturmasını engelleyecek sayıdır.

Gruplara bir başarılı, bir orta düzeyde ve bir de başarısı desteklenmesi gereken öğrenci yerleştirme telaşına girilmemesi de önemli bir ayrıntıdır.

Yurt dışında en çok; şu burçtan olanlar, göz rengi şu renk olanlar, ismi “e” ile bitenler gibi rastgele seçime uygun kriterlerle gruplar belirlenir. Öğretmenlerin en dikkat etmesi gereken ayrıntı bu. Bu uygulamada başarılı olmak istiyorlarsa grupları oluşturan bireyler rastgele seçilmelidir.

İSTASYON UYGULAMASINDA YER DEĞİŞTİRME

Dinamik bir istasyon uygulaması için öğrenciler bir istasyondan diğerine heyecanla gitmelidir. Bunun için dersiniz kaç dakika ise bundan yoklama ve çalışmayı açıklama gibi rutinleri ve organizasyon süresini çıkararak ideal sayıda istasyon kurmalısınız. Yani 40 dakikalık bir derste 10 istasyon kurarsanız en fazla 3dk.lık parkurlar oluşturmanız gereklidir. Olamaz mı bu? Elbette olur. Her masada tek bir soru olan istasyonlar bile kurulabilir. Bu tamamen öğretmenin ve sınıfın uyumuna ve yaratıcılığına bağlıdır. Ancak ideal istasyon sayısı çoğunlukla 4 ya da 5’tir.

Böylece istasyondan istasyona geçen birey ya da grup halindeki öğrenciler keşfetmenin ve bedensel olarak hareket edebilmenin heyecanını yaşayacaktır. Amerika okullarında birden fazla güne dağılmış istasyon uygulamaları da yapılıyor. Buradaki avantaj sınıf düzeninin bozulmadan ertesi güne bırakılarak sonraki istasyonlara geçmelerini sağlamak.

Yine yurtdışı uygulamalarda istasyon tekniği dendiğinde birden fazla öğretmenin aynı anda girdiği sınıflar planlanarak başarı arttırılıyor. Her öğretmen belli bir istasyonun hazırlanmasından ve bakımından koçluğundan sorumlu oluyor.

FARKLI BİR İSTASYON UYGULAMASI

Bu uygulamada öğrencilerin kendileri istasyondur. Şöyle ki belli bir süre verilerek bir şeyi hesaplamaları, araştırmaları, belli bir konuda yazmaları çizmeleri istenir. Ancak verilen süre bu işin yapılmasına tam olarak yetmemelidir. Bu enteresan tezat öğrencilerin ilk anda itirazlarına yol açabilir. Ama hedef şudur:  Verilen süre bitince öğrenciler ayağa kaldırılıp kendi yerleri dışında gelişigüzel bir yere oturmaları istenir.

Bu etkinlik şaşırtıcı heyecan verici ve eğlencelidir. Bir başkasının henüz bitmemiş kağıdını eline alıp, ona devam etmek, eğitim hayatları boyunca kendilerine çoğunlukla yasaklanmış hatta sınavlarda tamamen iptal edilmiştir. İstasyon uygulamasının bu örneğinde öğrenci bir başka insanın aynı soruna ne kadar farklı cevap verdiğini görür.

Ancak asıl iş şimdi başlamaktadır. Ek bir süre verilir ve arkadaşının yazısını, resmini, araştırmasını, deneyini kısaca ne yapıyorsa o çalışmayı tamamlaması istenir.

Bu daha da kışkırtıcıdır. Burada öğretmen koçluk görevi üstlenir ve o çalışmayı başlatan kişinin sonradan gelen arkadaşına müdahale etmememesi onu özgür bırakmasının gereğini anlatır.

Ek süre bitince yine öğrenciler ayağa kalkıp kendi yerlerine döner ve eklenen öğelere bakıp eksiklerini yeni bir bakış açısını kavrarlar.

İSTASYON UYGULAMALARININ YARARLARI NELERDİR?

İstasyon uygulamaları öğretmeni her şeyin merkezinden çıkarıp öğrenciyi merkeze koyar. Öğrenci merkezli eğitimde öğretmenin saatlerce tahtada anlatması pek sevilen bir şey değildir. Yeri geldiğinde elbette anlatacaktır ve bu çok normaldir. Ama gerçekte sadece yaptığımız yaşadığımız şeyleri ömür boyu yaşantımızda hatırladığımız uyguladığımız düşünülürse istasyon uygulamalarının ne denli önemli bir eğitim tekniği olduğu görülecektir.

Öğrenciler daha küçük gruplara ayrıldıkları için özelleştirilmiş bir alanda konuyu daha iyi öğrenecektir.

Öğretmen enerjisini anlatmak yerine etapları planlamak ve kurmak için kullanacak ve ders sırasında pasif konuma geçtiğinden tüm dikkatini desteğe ihtiyacı olan öğrencilere ve ileri seviyedeki öğrencilere verebilecektir.

Öğrenciler için keşif ve merak duygusunu açığa çıkaran fiziksek hareketi destekleyen uygulamalardır.

Kazanım

Toplumun temel ihtiyaçlarıyla bu ihtiyaçlara hizmet eden kururmları ilişkilendirir.

Derse girişte kazanım hakkında bilgi verdim.

‘’Toplumun temel ihtiyaçlarını karşılamak için kurulan resmi kurumlar;

Eğitim kurumu

Sağlık kurumu

Adalet kurumu

Güvenlik kurumu

Sosyal Güvenlik kurumu

Yerleşme ve Konut Edindirme kurumu

Çevre ile ilgili kurumlar



Bizde bugün istasyon tekniğiyle çevre ile ilgili kurumların içerisinde bulunan Çevre ve Orman Bakanlığını ele alıcaz.Öncelikle size Çevre ve Orman Bakanlığı hakkında biraz bilgi vereceğim.

Ülkemizde çevre sorunlarının ortaya çıkmasını önlemek amacıyla devlet tarafından Çevre ve Orman Bakanlığı kurulmuştur.Yaşadığımız çevrenin düzeni,temizliği,ağaçlandırılması gibi çalışmalar bu bakanlığın sorumluluğundadır.Çevre sorunları bu bakanlığa bağlı birimler tarafından çözülmeye çalışılır.’’

Bu şekilde açıklama yaptıktan sonra 4 istasyon oluşturdum.Bu istasyonları 3 kişilik gruplar şeklinde yaptım.İstasyonlar şiir,slogan,amblem ve hikaye den oluşuyordu.Her gruptan bir kişiyi sözcü seçtim ve istasyonlara 2 şer dakika süre verdim süre sonunda herkes yer değiştirdi ve her grup bütün istasyonlara uğradıktan sonra yani 8 dakika sonra herkes kendi yerine dönmüştü.Başta seçtiğim sözcüler tahtaya çıkıp şiir,slogan,amblem ve hikayeyi sundular dersi tamamladım.

Bu kazanımı seçmemde ki amaç istasyon tekniğine uygun bulmam ve kazanımın öneminden dolayıydı.
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder